Matrakçı Nasuh Kimdir?

Meraklı

Paylaşımcı Üye
Moderatör
Bilgiler
Katılım
21 Mar 2024
Mesajlar
3,188
Tepki
3,088
Yaş
27
Konum
Batman
Meslek
Webmaster
Cinsiyet
Erkek
Medeni Hal
Evli
Merhaba,

Matrakçı Nasuh Kimdir? Hakkında kısaca bilgi yazınız.
 
  • Beğen
Reactions: ForumCaddesi

ForumCaddesi

Paylaşımcı Üye
Süper Moderatör
Bilgiler
Katılım
21 Mar 2024
Mesajlar
3,092
Tepki
22
Konum
Türkiye
Merhaba,

Matrakçı Nasuh Kimdir? Hakkında kısaca bilgi yazınız.

Merhaba,

Minyatürcü, tarihçi ve matematikçi (D. Saraybosna ? – Ö. 1564). Matematik ve tarih konularında kitaplar da yazmış olan çok yönlü bir sanatçı ve bilgindir. Doğum tarihi ve yeri bilinmiyor. Değişik kaynaklarda onun 1547’den, 1551’den, 1553’ten sonra ölmüş olabileceği ileri sürülmektedir. Ancak Saraybosna yakınlarında doğduğuna, dedesinin devşirme olduğuna ilişkin bilgiler vardır.

Kendisinin bulduğu matrak oyunu nedeniyle “Matrakçı” (Matrakî), kimi kaynaklarda ise “Silâhşor” sanlarıyla anılır. Kendi ifadelerinden babasının adının Abdullah, dedesininkinin Karagöz ve ailesinin Bosnalı olduğu anlaşılmaktadır. Tahminen dedesi ya da babası devşirme olan Nasuh, küçük yaşta saraya alındı ve II. Bayezit zamanında Enderun (Saray okulu)’da eğitim gördü. Bu öğrenimi sırasında Enderun hocalarından Saî’nin öğrencisi oldu. “Cemâlü’l-küttâb ve kemâlü’l-hussâb” adlı eserini Yavuz Sultan Selim döneminde yazmaya başladı ve ona ithaf etti.

O sıralarda iyi bir silâhşor olarak da ün kazanmıştı. Özellikle “matrak” oyununda akranlarına üstün olan Nasuh'un silâhşorluktaki üstünlüğü, Kanunî Sultan Süleyman’ın 1530’da verdiği berat da göstermektedir. Bu belgeye göre Hayır Bey’in valiliği sırasında Mısır’a gitmiş, orada bulunan ünlü silâhşorlarla birlikte türlü silâh ve mızrak oyunları yarışmalarına katılmıştı. Efsanevî kahraman Zaloğlu Rüstem gibi hamleler yaparak, diğer yarışmacıları saf dışı bırakmıştır. Hayır Bey de Nasuh’a, Mısır’daki silâhşorların kendisine karşı koyamadıklarını itiraf ettiklerini belirten Arapça bir tutanak vermiştir.

Minyatürcü ve hattat olan Matrakçı, ayrıca matematik ve tarih konularında kitaplar da yazmış çok yönlü bir bilgindir ve Matrakçı ya da Matrakî adıyla anılması, lobotu andıran sopalarla oynandığı ve eskrime benzeyen bir tür savaş oyunu olduğu bilinen “matrak” oyununda çok usta olmasından ve belki de bu oyunu kendisinin bulmuş olmasından ileri gelmektedir. Matrakçı Nasuh ayrıca çok usta bir silahşordu. Bu nedenle Silahî adıyla da anılırdı. Türlü silah ve mızrak oyunlarındaki ustalığı nedeniyle Osmanlı ülkesinde “üstad” ve “reis” olarak tanınması için 1530′da I. Süleyman (Kanunî) tarafından verilmiş bir beratı da vardı. Çeşitli silahların nasıl kullanılacağını ve dövüş yöntemlerini anlatan “Tuhfetü’l-Guzât” (1530) adlı bir kılavuz kitap bile yazmıştı.

Özellikle geometri ve aritmetik alanlarında önemli bir bilim adamıydı. Uzunluk ölçülerini gösteren cetveller hazırlamış ve bu konuda kendinden sonra gelenlere önderlik etmiştir. Matematiğe ilişkin iki kitabı “Cemâlü’l-Küttâb” ve Kemalü’l- Hisâb” ile “Umdetü’l-Hisâb”ı I. Selim (Yavuz) döneminde yazmış ve padişaha adamıştır. Bu yapıtlardan sonuncusu uzun yıllar matematikçilerin elkitabı olarak kullanılmıştır

Kanunî Sultan Süleyman’ın emriyle Muhammed b. Cerîr et-Taberî’nin ünlü İslâm tarihini Arapçadan Türkçeye çevirmeye başlayan Matrakçı Nasuh, Ağustos 1530’da tarihinde padişahın oğullan Mustafa, Mehmet ve Selim için yapılan muhteşem sünnet düğünü nedeniyle Atmeydanı’nda düzenlenen şenliklerde içinde topları, dar-bezenleri ve bir hisar (kale) için gerekli olan bütün malzemesiyle kâğıttan iki yürür hisar yaptı ve bu hisarlardaki askerler bir savaş gösterisi sundu.

1534 yılında Kanunî Sultan Süleyman’ın çıktığı ilk İran seferine katılan Matrakçı Nasuh, İstanbul’dan Tebriz’e, oradan Bağdat’a ve Bağdat’tan yine Tebriz üzerinden İstanbul’a kadar konup göçülen menzillerin minyatürlerini hazırladı. Matrakçı Nasuh’un hayatının daha sonraki yılları hakkında bilgi yoksa da kaleme aldığı tarihinin 1561 yılına kadar gelmesi, onun yazarlıkla meşgul olduğuna işaret eder. 28 Nisan 1564’te öldüğü zaman muhtemelen ıstabl-ı âmire kethüdâlığında (saray ahırı amirliği) bulunuyordu.

Kâtip Çelebi (Keşfü’z-zunûn, 1520) ve onu izleyenlerin (Osmanlı Müellifleri, III) Matrakçı Nasuh’un, Yavuz Sultan Selim için “el-Ken'âniyye ti’l-hisâb” adında bir eser yazdığını ileri sürerlerse de bu doğru değildir. Çağdaşları tarafından “divanî yazı”nın Osmanlı bürolarında kullanılmasının bulucusu olarak nitelenen Nasuh’un aynı zamanda iyi bir nakkaş olduğu belirtilmelidir. Bunun güzel örnekleri “Tuhletü'l-guzât”, “Mecmû-ı Menâzi”l vb. eserlerinde görülmektedir.
 
Lütfen Javascript'i etkinleştirin!Javascript'i etkinleştirin!